Uyuz hadiselerinin dünyada olduğu üzere Türkiye’de de son 2 yılda yüzde 30 arttığına dikkat çeken Medikal Park Antalya Hastane Kompleksi Dermatoloji Uzmanı Dr. Erkan Davarcı, “Polikliniğe her gün gelen hastalardan mutlaka en az 2-3 tane ya da daha fazla hasta görüyoruz. Hastalık bazı tedavi yöntemlerine direnç gösterdi. Bazı kremlerde tedaviye cevap alamıyoruz, daha etkili kremler kullanıyoruz” dedi.

Uyuz hadiseleri hem dünyada hem de Türkiye’de artıyor. Uyuz olayının ortaya çıktığında tüm aile bireylerinin tedavi olması gerekiyor. Hastalık, deri temasıyla bulaşıyor. Uzm. Dr. Erkan Davarcı, uyuzun insanların birbirine olan yakın teması ile bulaştığına dikkat çekti. Ortak alanda yaşayan ya da tıpkı mesken içerisindeki bireylerde görülme ihtimalinin yüksek olduğunu belirten Davarcı, “O yüzden tedavinin aile içi olmasına çok dikkat ediyoruz. Gece kaşıntısı belirti için çok barizdir. Ayrıyeten bedende el parmak ortaları, el bileklerinin iç tarafı, karın, bacakların iç tarafı ve genital bölgelerde gelişen lezyonlar kesinlikle uyuzu akla getirmesi gerekir” biçiminde konuştu.

“Geçen yıla oranla bu yıl yüzde 30 bir artış yaşandı”

Son yıllarda uyuz olaylarında önemli bir artış yaşandığına dikkat çeken Uzm. Dr. Davarcı, “2018-2019 yılından itibaren yavaş yavaş artış gösterdi. Özellikle pandemiden çıktığımız zaman insanların birbiriyle olan temasları arttığı için daha da hızlı bir artış oldu. Geçen yıla oranla bu yıl yüzde 30 bir artış yaşandı. Polikliniğe her gün gelen hastalardan mutlaka en az 2-3 tane ya da daha fazla hasta görüyoruz. 1 yaşındaki yeni doğan çocuktan ileri yaşa kadar görünebilir. Uyuz vakalarında mutasyon gibi bir durum söz konusu değil” tabirlerini kullandı.

“Bazı kremlerde tedaviye cevap alamıyoruz”

Tedavi usullerine değinen Uzm. Dr. Davarcı, “Hastalığın bazı tedavi yöntemlerine direnç gösterdiğini görüyoruz. Bazı kremlerde tedaviye cevap alamıyoruz, daha etkili kremler kullanıyoruz. Bunlarla tedavi ediliyoruz. Bazen bilgisiz hastalarımız ile karşılaşabiliyoruz, bunların tedavisi ayları buluyor. 15-20 gün içerisinde doğru tedavi yöntemleriyle kesin tedavi mümkündür” dedi.

“Sirke veya sirkeli suyla geçebilir mi?”

Zaman vakit hastalar tarafından yanlış kremler kullanılması nedeniyle tedavinin uzadığını vurgulayan Uzm. Dr. Davarcı, “Bu hastalarda 1 yıla varan tedaviler oluyor. Hastanede yatış süreci gerçekleşmiyor. Hayvanda da uyuz mikrobu var ancak beşerdeki ile tıpkı değil. Beşere beşerden geçiyor. Zelzele alanı üzere toplu hayat alanlarında bulunulması, uyuz olaylarının artmasında tesiri oldu. Türkiye’de olduğu üzere birçok ülkede birebir artış var. Toplumsal medyada bazen hastalarımızın bize enteresan soruları oluyor. Onlardan biri de sirke yahut sirkeli suyla geçebilir mi? Bu türlü bir şey katiyen bilimsel açıdan mümkün değil” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.