0251E0615Dbffc4Bf9C8Fc80Ae3E6C21.Jpg
  • Habercimiz
  • Politika
  • KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Filistin ve Gazze’de yaşananlar bizleri çok üzmüştür; bu tekrar bir ders niteliğindedir”
41 okunma

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Filistin ve Gazze’de yaşananlar bizleri çok üzmüştür; bu tekrar bir ders niteliğindedir”

ABONE OL
19 Ocak 2024 13:31
0251E0615Dbffc4Bf9C8Fc80Ae3E6C21.Jpg
0

BEĞENDİM

ABONE OL

**KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Filistin ve Gazze’de Yaşananlar Bizi Çok Üzdü; Bu Tekrar Bir Ders Niteliğindedir”**

Kktc Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Filistin Ve Gazze’de Yaşananlar Bizleri Çok Üzmüştür; Bu Tekrar Bir Ders Niteliğindedir”

**Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar**, bir dizi ziyaret ve program için Trabzon’a geldi ve çeşitli açıklamalarda bulundu. Kentte ilk olarak Trabzon Valiliği’ni ziyaret eden Tatar, Vali Aziz Yıldırım ve Büyükşehir Belediye Başkanvekili Atilla Ataman ile görüştü.

**Görüşmenin Ardından**

Kktc Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Filistin Ve Gazze’de Yaşananlar Bizleri Çok Üzmüştür; Bu Tekrar Bir Ders Niteliğindedir”

Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Barış Harekâtı‘nın bir dönüm noktası olduğunu vurguladı ve “KKTC, Doğu Akdeniz’de bağımsız bir Türk devletidir. Bu mücadelede, elbette Türkiye Cumhuriyeti’nin bize verdiği destek çok önemlidir. Saygıdeğer Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her vesileyle KKTC’nin tanıtımı yönünde uluslararası camiaya yaptığı telkinler, çağrılar bizler için çok kıymetlidir. Türk Devletleri Teşkilatı’na anayasal adımızla oy birliğiyle kabul edilmemiz, KKTC’yi güçlendirmiştir. KKTC temelinde Kıbrıs Türk halkının egemenlik hakkı vardır. 1571 Osmanlı Devleti’nin Kıbrıs’ı fethiyle başlamış olan tarihsel süreç, 1878’de İngiltere’ye kiralanması yani 300 yıldan fazla kesintisiz Osmanlı yönetiminden sonra İngiliz sömürge yönetiminde maalesef Kıbrıs’taki dengeler aleyhimize dönüşmüş. Çünkü oradaki Türk nüfusu yavaş yavaş geri Anadolu’ya dönerken Rum nüfusu orada 100 binlerden 450 binlere kadar arttırılmış. Güya Kıbrıs bir Yunan adası gibi algı oluşturulmaya çalışılmış.” dedi.

Kıbrıs’taki Acı Olaylar

Kktc Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Filistin Ve Gazze’de Yaşananlar Bizleri Çok Üzmüştür; Bu Tekrar Bir Ders Niteliğindedir”

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “1950’li yıllarda işte Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması için onların mücadelesi ama Kıbrıs Türk halkının direnişi ve özellikle Adnan Menderes ve Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu’nun gayretleriyle Kıbrıs Cumhuriyeti kurulurken Kıbrıs halkının eşit kurucu ortak ve Türkiye Cumhuriyeti’nin de garanti bir ülke olarak orada yerini alması tabi ki dönemin dönüm noktasıydı. Maalesef 1963 kanlı Noel ve acımasız saldırılarla Kıbrıs Türk halkını adadan yok etmek için her türlü katliamlar yapıldı. Türk halkı buna kendi direnişini gösterebilmiş. 1974 yılına kadar direndikten sonra 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı ile yeni bir dönüm noktası oldu. 2024 yılında 50. yılını kutlayacağımız Kıbrıs Barış Harekâtı Kıbrıs Türk’lerinin tarihinde elbette çok önemli bir dönüm noktasıydı. Bundan sonraki süreçte KKTC’nin kurumsal yapısını güçlendirmek, devlet olarak bağımsızlık, özgürlük, hürriyet mücadelesinde oradaki ekonomik yapıyı güçlendirmek elbette çok önemli. Bizlerin Türkiye ile olan işbirliği gerek devletten devlete ekonomik mali işbirliği protokolleri, gerek turizm sektöründeki gelişmeler, öğrenci akışı, tarımsal faaliyetler ve su projesi, Ar-Ge çalışmaları ile bilim adası olma yolundaki mücadelemiz zeminimizi güçlendirecektir. Trabzon’dan seslenmek istiyorum. Çünkü Trabzon’un KKTC açısından farklı bir yeri vardır. 1974 yılından sonra oraya giderek yerleşen ve şu anda sayıları 30 binin üzerinde olan vatandaşlar bu bölgeden yerleşmişler.” şeklinde konuştu.

Filistin ve Gazze’de Yaşananlar

Kktc Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Filistin Ve Gazze’de Yaşananlar Bizleri Çok Üzmüştür; Bu Tekrar Bir Ders Niteliğindedir”

Filistin ve Gazze’de yaşananları büyük bir endişeyle izlediklerini belirten Tatar, “Tüm Türkiye gibi tüm Kıbrıs halkı da uzak olmayan bir coğrafyada bu şekildeki katliamın halen daha devam ediyor olması bizleri çok derinden üzmüştür. Dünyada farklı dengelerin nasıl sürdürmekte olduğu hayretler içerisinde izlemekteyiz. Böylesine bir katliamı, on binlerce çocuğun bu şekilde öldürülmesine seyirci kalınmasının hiçbir açıklaması olamaz. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin de bu konuda böyle bir bakıma kararsız kalması, müdahale edememesi, seyirci kalması bir kez daha insanlık açısından bu dramı bütün dünyanın yaşamasına vesile olmuştur. Ama Kıbrıs’ın gerçeğine baktığımızda 1960’lı yıllarda benzer durumlar yaşanmıştır. Kıbrıs’ta bizlere karşı yapılan acımasız saldırılar karşısında o zaman İngiltere’nin Kıbrıs’ta iki egemen üstü vardı. Garanti ülke olarak müdahalesi beklenirken müdahale etmemiş, Birleşmiş Milletler seyirci kalmış ve binlerce kardeşimizin katledilişini vesile olan Kıbrıs’taki hadiseleri de unutmamız mümkün değildir. Kıbrıs Türk halkı olarak bizlerin buradan çıkardığımız ders mutlak suretle 1974’te Kıbrıs’a gelen Türk askerinin varlığını barış ve huzurun istikrarı olarak mutlak suretle devamı ve Türkiye’nin garantörlüğünde iki ayrı devletin yapısı çok önemli. Çünkü şu anda halen daha Güney Kıbrıs’ın zihniyeti bizleri federal bir çatı altında kuzey ve güneyi birleştirip Avrupa Birliği’ne girilmesidir. Ama Türkiye Cumhuriyeti Avrupa Birliği’nde olmadığı için bir süre sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs’tan çekilmesi, garantörlüğünün kendilerine göre modası geçtiği için son bulması ve Kıbrıs Türk halkının yalnızlığa terk etmesiyle elbette bu bizim sonumuzun da başlangıcı olacağı bir kez daha buradan ifade ediyorum. Filistin ve Gazze’de yaşananlar bizleri çok üzmüştür. Bu tekrar bir ders niteliğindedir. Kıbrıs’ta benzer olayların yaşanmaması için Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlüğünün, Türk askerinin varlığının devamı ve Kıbrıs’ta ancak bir anlaşma yoksa iki devlet temelinde böyle bir anlaşmanın olabileceğini bir kez daha paylaşıyorum.” ifadelerini kullandı.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP